Gerçek Gündem Haberleri

Özgür Özel'in Bomba Kanal İstanbul Açıklaması

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Arnavutköy mitinginde yaptığı çarpıcı açıklamalar, Türkiye'nin en tartışmalı projelerinden biri olan Kanal İstanbul'un gizli yüzünü gün ışığına çıkarıyor. Siyasi arenada fırtına estiren bu ifşaatlar, çevre felaketlerinden rant iddialarına kadar uzanan bir zinciri ortaya koyuyor – detaylar sizi şaşırtacak!

Arnavutköy'ün soğuk akşamında, Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan on binlerce insan, CHP'nin "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" miting serisinin 63'üncüsüne tanıklık etti. Polis barikatları arasında dalgalanan Türk bayrakları, Atatürk posterleri ve CHP flamaları, meydanı kırmızıya boyamıştı. Saat tam 19.30'da mikrofonu eline alan Özgür Özel, kalabalığa seslenerek ilçenin yaralarını sarmaya yönelik vaatlerle başladı. Arnavutköy'ü "hırpalanmış ama umudu büyük bir yer" olarak tanımlayan Özel, yaş ortalaması 29,5 olan bu genç ilçenin işsizlik çilesine dikkat çekti. "Tekin Başkan'a söylüyorum, Arnavutköy'ü sen alacaksın," diyerek yerel seçimlerde iddialı bir duruş sergiledi.

Konuşmanın ritmi yükseldikçe, Özel iktidarın ilçeye sırt çevirdiğini sert sözlerle eleştirdi. Seçim zamanı oy toplayıp sonra unutulduğunu söylediği Arnavutköy'de, kreş taleplerini karşılayan ve sosyal yardımları beş katına çıkaran Ekrem İmamoğlu'nu övdü. Bu noktada, İstanbul'un deprem gerçeğine değinerek, risklere rağmen bazı projelerin ön plana çıkarıldığını ima etti. Kimsenin istemediği bir girişim olarak nitelendirdiği Kanal İstanbul'a geçiş yaparak, projenin arkasındaki motivasyonu sorgulamaya başladı. Erdoğan'ın ısrarla istediğini belirttiği bu kanalın, aslında yabancı yatırımcılara peşkeş çekildiğini adım adım açığa vurdu.

Özel'in ifşaatları burada doruğa ulaştı; Kanal İstanbul'un bölgeyi Arap şeyhlerine çoktan pazarlanmış bir alan haline getirdiğini iddia etti. Hükümetin taahhütlerini yerine getirmek için emirleri uygulamaya koyulduğunu söyleyen CHP lideri, "Dünyada ilk kez bir hükümet baraj yıkmış olacak," diyerek çevresel bir felaketin kapıda olduğunu vurguladı. Bu yıkımın su havzalarını yok edeceğini, İstanbul'un su kaynaklarını tehlikeye atacağını detaylandırdı. Konuşmasında, Şafak Başa'nın rolüne özel bir yer ayırdı – bu kişi, projenin su havzalarına vereceği zararı bildiği için inşaatları mühürlemişti. Ancak şimdi, Kanal İstanbul'a dokunamaması için ev hapsinde tutulduğunu açıklayarak, muhaliflere yönelik baskı mekanizmalarını ifşa etti.

Rant boyutu da Özel'in dilinden kaçmadı. İktidarın "sosyal konut yapıyoruz" diye övündüğü projelerin aslında lüks daireler olduğunu, Emlak Konut'un bunları beş milyon liradan sattığını belirtti. Bir vatandaşın yirmi yıl boyunca hiç harcamadan para biriktirse bile ancak bu daireleri alabileceğini hesaplayarak, halkın nasıl dışlandığını gözler önüne serdi. Bu lüks inşaatların, kanal manzaralı vaatlerle Arap yatırımcılara sunulduğunu ekleyerek, projenin ekonomik eşitsizliği derinleştirdiğini savundu. Arnavutköy'ün genç nüfusunun işsiz bırakıldığını, deprem tehlikesine rağmen kanal gibi riskli girişimlere öncelik verildiğini tekrarladı.

Miting serisinin kökenine inen Özel, 19 Mart operasyonları sonrası Şişli'den başlayan bu eylemlerin, Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına karşı bir direniş olduğunu hatırlattı. Her çarşamba İstanbul'un bir ilçesinde, her hafta sonu ise Türkiye'nin farklı illerinde devam eden bu mitingler, millet iradesini koruma mücadelesinin simgesi haline gelmiş. Arnavutköy buluşması, soğuk havaya rağmen kalabalığın coşkusunu yitirmemesiyle dikkat çekti. Özel'in günler önce duyurduğu Kanal İstanbul skandalı, tam da burada somutlaştı – pazarlama, baraj yıkımı, su havzası tahribatı ve ev hapsi gibi unsurlar, projenin karanlık yüzünü aydınlattı.

Bu açıklamalar, Kanal İstanbul tartışmasını yeni bir boyuta taşıyor. Çevre aktivistleri ve yerel halk uzun zamandır projenin felaket getireceğini söylüyordu, ama Özel'in ifşaatları somut isimler ve olaylarla desteklenince, konu daha da ciddileşti. Arnavutköy gibi ilçelerde yaşayanlar, kanalın getireceği yıkımı günlük hayatlarında hissediyor; su kıtlığı, deprem riski artışı ve yabancı sermayenin hakimiyeti gibi tehditler kapıda. Özel'in konuşması, sadece bir miting değil, aynı zamanda bir hesap sorma çağrısı olarak yankılandı.

Sonuçta, Özgür Özel'in Arnavutköy'deki bu çıkışı, Kanal İstanbul'un perde arkasını tüm çıplaklığıyla sergiledi. Arap şeyhlerine yapılan gizli anlaşmalar, baraj yıkım planları, Şafak Başa'nın ev hapsi ve lüks konut rantı gibi detaylar, projenin ne kadar tartışmalı olduğunu kanıtlıyor. Bu ifşaatlar, Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek tartışmaları ateşleyecek gibi görünüyor – halkın sesi, bu skandallara karşı daha da yükselecek.