Soğuk bir İstanbul akşamında, siyasetin ateşi Arnavutköy'ün Cumhuriyet Meydanı'nda birden yükseldi. Türkiye'nin en çok tartışılan ve dünya çapında yankı uyandıran dev projelerinden biri olan Kanal İstanbul, bu kez sadece bir çevre ya da imar meselesi olarak değil, "büyük bir skandalın" merkezi olarak siyaset sahnesinin tam ortasına oturdu. Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP), "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" başlıklı, kararlılığın simgesi haline gelmiş miting serisinin bu haftaki adresi olan Arnavutköy, tarihi bir ana tanıklık etmeye hazırlanıyordu. On binlerce vatandaş, soğuk havaya aldırış etmeden, Türk bayrakları ve Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk posterleri eşliğinde, meydanı hınca hınç doldurdu. Bu coşkun kalabalık, sadece siyasi bir dayanışma göstermiyordu; aynı zamanda CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in günler öncesinden duyurduğu, kamuoyunun merakla beklediği o çarpıcı ifşaatın ilk ağızdan açıklanacağı anı sabırsızlıkla bekliyordu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 19 Mart operasyonlarının ardından Şişli'de başlayan ve aralıksız devam eden "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingler dizisinin 63’üncüsünde kürsüye çıktığında, meydandaki uğultu yerini derin bir sessizliğe bıraktı. Özel’in tüm dikkatleri üzerine çeken ve siyasetin seyrini değiştirebilecek o kritik açıklaması, doğrudan Kanal İstanbul projesini hedef alıyordu. Genel Başkan, daha önce yaptığı duyurularda, projenin sadece teknik ya da finansal boyutlarının ötesinde, ‘büyük bir skandalı’ kamuoyuna sunacağını net bir dille ifade etmişti. Mitingin başlamasıyla birlikte on binlere seslenen Özel'in bu iddiası, projenin ardındaki karanlık odalara ve kimlerin nasıl çıkar sağladığına dair bugüne kadarki en önemli meydan okuma olarak kayıtlara geçiyordu. Bu hamle, Kanal İstanbul'un geleceği üzerindeki belirsizliği daha da artırırken, siyasi gerilimi de zirveye taşıyordu.
Arnavutköy’ün Simgesel Önemi ve Açıktaki Detaylar
Mitingin İstanbul’un en kritik ilçelerinden biri olan Arnavutköy’de düzenlenmesi, tesadüf değildi. Kanal İstanbul güzergahının en temel noktalarından biri olan ve projenin imar planları ile arazilerinin akıbetinin en çok tartışıldığı yer olan Arnavutköy, bu ifşaatın açıklanması için seçilmiş en uygun adres olarak öne çıkıyordu. Cumhuriyet Meydanı, adeta ‘proje mağdurlarının’ ve endişeli vatandaşların toplandığı bir odak noktası haline gelmişti. Özgür Özel’in açıklamaları, projenin çevresel etkileri, devasa maliyetleri ve uluslararası anlaşmalar üzerindeki potansiyel riskleri gibi bilinen tartışma başlıklarının çok ötesine geçme sinyalleri veriyordu. Tüm gözler, CHP liderinin ‘skandal’ ifadesiyle tam olarak neyi kastettiğine çevrilmişti. Acaba tapu kayıtlarında yapılan usulsüzlükler mi, yoksa imar değişiklikleriyle yaratılan devasa haksız kazançlar mı? Bu soruların cevabı, meydanı dolduran on binlerin ve ekran başındaki milyonların ortak merak konusuydu.
Açıklananlar ve Siyasetin Yeni Rotası: Ayrıntılar Geliyor
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, miting sırasında kullandığı ifadeler, meselenin ne denli ciddi olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Özel, Kanal İstanbul’a dair atılan adımların, projenin ardındaki özel çıkarların ve yapılan uygulamaların titizlikle incelenmeye devam edeceğini vurguladı. Açıklamalarında, bu 'büyük skandalın' sadece siyasi bir tartışma yaratmakla kalmayacağını, aynı zamanda hukuki ve idari sonuçları da beraberinde getireceğini ima eden güçlü sözler sarf etti. Türkiye siyaseti, bu açıklama ile birlikte, ekonomik kriz ve sosyal sorunlar gibi mevcut gündem maddelerinin yanına, dev projelerin ‘perde arkası’ gerçeğini de eklemiş oldu. Özgür Özel'in saat 19.30'da başlayan ve on binlerin yoğun ilgisiyle karşılanan konuşmasında, Kanal İstanbul'a dair sarsıcı ifşaatın detayları için "Ayrıntılar geliyor" anonsunun yapılması, kamuoyundaki beklentinin doruk noktasına ulaştığını gösteriyordu. Bu durum, önümüzdeki günlerde siyasi ve hukuki mercilerde Kanal İstanbul eksenli yeni bir dönemin başlayacağının en net işareti olarak değerlendiriliyordu. Türkiye'nin en kritik projelerinden birinin geleceği, bu ifşaatın açıklanacak detaylarıyla birlikte bambaşka bir yola doğru evrilecekti.
            
            
                            
                            
                            



