Türkiye siyasetinde DEM Parti seçiminin Cumhur İttifakı'na bakışı ve Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı tutumu, Eylül 2025'te BUPAR Araştırması tarafından yapılan Türkiye Toplumsal Eğilimler raporu ile netleşti. 26 ilde 2 bin 512 kişiyle yüz yüze büyüme ve hata payı +/- 3,6 olan bu araştırma, DEM Parti'nin Cumhur İttifakı'na yönelik ciddi bir güvensizlik olduğunu ortaya koydu.

DEM Parti İmralı Heyeti TBMM'de TİP'le Görüşme Yaptı
DEM Parti İmralı Heyeti TBMM'de TİP'le Görüşme Yaptı
İçeriği Görüntüle

Ankette dikkat çeken sonuçlardan biri, parti seçiminin terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın olası satışları nedeniyle DEM Parti'nin Cumhur İttifakı'nı destekleme kararını alsa bile buna destek vermeyeceğini yüzde 70'in üzerinde ifade etmesi oldu. Katılımcıların sadece yüzde 11,6'sı böyle bir durumda destekleyebileceğini belirtirken, kararsızlar ve sandığa gitmeyeceğini söyleyenler de yüzde 17,2 civarındaydı. Bu durum, DEM Parti seçiminin üzerindeki siyasi kararlılığın, parti yönetimi ya da sembolik figürlerden bağımsız, kendi tercihlerine dayandığını gösteriyor.

Araştırmanın bir diğer ayrılık bölümü ise, CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığa getirilmesi konusunda oldu. “CHP kurultayı iptal genel başkanlık Kılıçdaroğlu'na veriliyor mu?” sorusuna, DEM Parti seçiminin yüzde 65'inden fazlası “hayır” yanıtını verdi. Bu sonuç, Kılıçdaroğlu'nun DEM'in beklenen kabulü görmediğine ve alanda sınırlı bir tazminata işaret ediyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden aday gösterilebilmesi için anayasa değişikliklerine ilişkin olarak katılanların yüzde 71,2'si olumsuz yanıt verdi. Bu yüksek oran, Türkiye toplumunda anayasada yapılan iki dönem kısıtlamasının yoksullarına karşı güçlü bir direnç olduğunu gösteriyor.

Bu anket, DEM Parti seçiminin siyasi safını ve tercihlerini perspektif açısından oldukça önemli. Seçmenler, parti yönetiminin olası ittifak kararlarına mesafeli yaklaşırken, hem Cumhur İttifakı'na hem de Kılıçdaroğlu'nun soğuk merkezlerine bakıyorlar. Böylece siyasi taban bazında büyük bir güvensizlik ve açıkça açıkça ortaya çıkıyor. Bu durumda, seçim seçimlerinde Türkiye siyasetinde dengelerin kayması ve ittifaklar arasında farklılaşmanın ortaya çıkması mümkündür.

Özetle, DEM Parti seçimini, siyasi tercihlerinde bağımsız hareket ediyor ve mevcut liderlere mesafeli durma sergiliyor. Terör örgütü lideri Öcalan'ın çapı bile bu seçmen kitlesinin oy tercihlerini değiştirmek için yeterli görülmüyor. Kılıçdaroğlu'na yönelik olumsuzluk ise, CHP liderliğindeki tartışmalarının DEM tabanı üzerindeki güçlü de gözlerin önüne seriyor. Bu, Türkiye siyasetinde yakından izlenmeye devam edecek önemli bir dinamiği gelişmeleri oluşturuyor.