Dünya

2025 Askeri Geçit Töreni Dünyayı Sarsıyor, Nükleer Üçleme Tamamlandı!

Çin'den şok edici hamle! Tiananmen'de tarihin en büyük geçit töreni, yeni nükleer füzeler ve lazer silahlarla dolu. Putin ve Kim'le ittifak mı? Bu güç gösterisi küresel dengeleri değiştirecek, detaylar nefes kesici!

Dünyanın gözü, Pekin'in kalbine çevrilmişti. Tiananmen Meydanı, her zamanki gibi kalabalık ve heybetliydi, ama bu seferki farklıydı. Gökyüzü hafif sisle örtülü, yerler ise disiplinli adımlarla titreşiyordu. 3 Eylül 2025, II. Dünya Savaşı'nın bitişinin 80. yılıydı ve Çin, bu günü sıradan bir anma töreniyle geçiştirmemişti. On binlerce izleyici, milyonlarca ekran başındaki seyirci, nefeslerini tutmuş bekliyordu. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in emriyle düzenlenen bu devasa askeri geçit töreni, sadece bir kutlama değildi; bir meydan okuma, bir uyarı ve geleceğin haritasını çizen bir manifesto gibiydi. Ama bu hikaye, sadece askerlerin düzenli yürüyüşüyle başlamıyordu – arkasında yatan sırlar, küresel güç dengelerini sarsacak cinstendi.

Tören, tam saatinde başladı ve ilk dakikalarda bile mesaj netti: Çin, artık masada oturan bir oyuncu değil, oyunu yöneten bir güç. 10 binden fazla asker, kusursuz bir senkronizasyonla meydanı doldurdu. Yüzlerce uçak gökyüzünü kapladı, tanklar ve zırhlı araçlar yerleri inletiyordu. GZT Özel İçerik Editörü Fırat Çelik, videoda bu anı şöyle anlatıyordu: "Çin, tarihinin en büyük askeri geçit töreniyle dünyaya mesaj verdi. Bu, zaferin anması değil, yükselen gücün ilanı." Çelik'in sesi, heyecandan titrerken, ekranlar yeni silahları bir bir gösteriyordu. Ama törenin yıldızları, sadece askerler değildi – ilk kez kamuoyuna sergilenen teknolojiler, izleyenleri hayrete düşürüyordu.

Katılımcılar listesi bile başlı başına bir diplomatik şölen. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in yanı başında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Kuzey Kore lideri Kim Jong Un ilk kez aynı karede boy gösterdi. Bu üçlü, meydanın ortasında selam verirken, kameralar adeta donup kaldı. BBC'nin haberine göre, bu görüntü "stratejik ittifakın simgesi" olarak yorumlandı. Xi, konuşmasında "Barış ve kalkınma için birleşik cephe" vurgusu yaptı, ama tonu sertti: "Emperyalist güçlere karşı dimdik ayaktayız." Putin'in gülümsemesi, Kim'in kararlı bakışı... Bu, sadece bir tören değil, Doğu Bloku'nun yeniden doğuşu gibiydi. Çelik, videoda soruyordu: "Bu üç liderin Tiananmen'deki varlığı, ABD'ye mi yoksa Avrupa'ya mı mesaj? Yoksa ikisine birden mi?"

Törenin siyasi boyutu, tarihi göndermelerle doluydu. II. Dünya Savaşı'ndaki Japon işgaline atıflar, meydandaki dev afişlerde canlanıyordu. "Zaferin 80. yılı" pankartları altında, askerler "Özgürlük Yürüyüşü" formasyonunda geçti. Ama Çelik, bunu daha derine inerek açıklıyordu: "Çin, bu törenle hem geçmiş zaferini kutluyor hem de Tayvan ve Güney Çin Denizi'ndeki iddialarını pekiştiriyor." Araştırmalara göre, Pekin'in küresel silah ihracatı son yıllarda patlama yaptı – 2024'te %20 artışla, Afrika ve Asya ülkelerine milyarlarca dolarlık satış. Bu tören, o ihracatı taçlandırıyordu: Yeni silahlar, sadece gösteri için değil, pazara sunuluyordu.

Şimdi, asıl bomba: Yeni silahlar. Törenin en çarpıcı anı, kıtalararası nükleer balistik füzelerin ilk kez sergilenmesiydi. DF-31AG, 11 bin kilometreden fazla menzille ABD ana karasını vurabilecek kapasitedeydi. Euronews'e göre, bu füze "Çin'in nükleer üçlemesini tamamlıyor: Kara, hava, deniz." JL-1 ve JL-3 denizaltı füzeleri, okyanusların derinliklerinden tehdit oluşturuyordu. Çelik, videoda detaylandırıyordu: "JL-3, 10 bin km menzille Pasifik'i kapsıyor. Bu, ABD donanmasına doğrudan meydan okuma." Hipersonik gemisavar füzeler de göz kamaştırıyordu: YJ-15, YJ-17, YJ-19, YJ-20 ve Y-21. Bunlar, Mach 5 hızıyla uçak gemilerini saniyeler içinde yok edebiliyordu. "ABD'nin uçak gemileri artık güvenli değil," diyordu Çelik, sesinde bir hayranlık karışımı.

Lazer silahları, törenin geleceğe dönük yüzüydü. Dünyanın en güçlü lazeri LY-1, sekiz tekerlekli HZ-155 zırhlı aracın üzerine monte edilmiş halde geçti. Milliyet'in haberine göre, bu silah pilotları kör edebiliyor, drone'ları yakıp kül ediyordu. 40 ton ağırlığındaki araç, 1500 beygirlik motoruyla 500 km menzil sunuyordu. Kompozit zırhı ve GL-6 aktif koruma sistemiyle, modern savaş alanına göre tasarlanmıştı. Çelik, "Bu lazer, drone çağının kâbusu," diye ekliyordu. Su altı SİHA'ları ve insansız sistemler de ilk kez görüldü – okyanus tabanından fırlayan bu robotlar, denizaltı savaşını değiştiriyordu.

Hava gösterisi, töreni zirveye taşıdı. Beş farklı stealth avcı uçağı, dünya prömiyeri yaptı: J-20, J-20A, J-20S, J-35A ve J-35. Mehr News'e göre, bu uçaklar "görünmezlik teknolojisiyle donatılmış" – radarlara yakalanmıyor, hipersonik hızlara ulaşıyorlardı. 100'den fazla uçak, gökyüzünde akrobasi yaparken, yerdekiler alkışlıyordu. Çelik, "Çin Hava Kuvvetleri, artık F-35'le yarışıyor," diyordu. Toplamda 45 askeri birlik, 70 dakikalık bir şov sundu – 10 bin asker, yüzlerce araç, binlerce mermi selamı.

Bu tören, sadece bir gösteri miydi? Hayır, stratejik bir hamleydi. Çelik, videoda vurguluyordu: "Çin, nükleer üçlemesini tamamlayarak küresel caydırıcılık peşinde. Hipersonik silahlar, lazerler ve insansız sistemler, modernizasyonun zirvesi." Araştırmalara göre, Pekin'in askeri bütçesi 2025'te 300 milyar dolara yaklaştı – ABD'nin yarısı, ama büyüme hızı iki katı. Bu, Tayvan gerilimine, Güney Çin Denizi anlaşmazlıklarına bir yanıt. Putin ve Kim'in katılımı, "Doğu Cephesi"ni güçlendiriyordu. ABD ve Avrupa, bu görüntüleri izlerken tedirgin oldu – Washington'dan "provokasyon" eleştirileri yağdı.

Tiananmen'in yankıları, hâlâ sürüyor. Çin, bu törenle "oyun değiştirici" olduğunu ilan etti. Xi'nin sözleri akıllarda: "Barış için güç, güç için modernizasyon." Ama meydan okuma açık: ABD'nin Pasifik hâkimiyetine son. Çelik, videoyu bitirirken soruyordu: "Çin, zaferini kutlarken geleceği mi şekillendiriyor?" Evet, şekillendiriyor – ve dünya, bu yeni haritayı izliyor.

Bu güç gösterisi, sadece askerlerle bitmedi; diplomatik dalgalar yarattı. Putin'le Xi'nin el sıkışması, enerji anlaşmalarını hızlandırdı. Kim'in ziyareti, Kuzey Kore'ye ekonomik destek sinyali verdi. Ama Batı'da panik var: NATO, "Çin tehdidi" raporlarını çoğalttı. Çin'in silah ihracatı, Afrika'da yeni müttefikler kazandı – drone'lar ve füzeler, darbelere karşı kalkan oldu.

Gelecek ne getirecek? Hipersonik füzeler, Tayvan Boğazı'nı tehdit mi edecek? Lazerler, drone savaşlarını mı bitirecek? J-20'ler, F-22'leri mi geçecek? Çelik'in analizi gibi, bu tören bir başlangıç. Çin, "barışçıl yükseliş" diyor, ama Tiananmen'deki gölgeler başka hikaye anlatıyor. Dünya, Pekin'in bir sonraki hamlesini bekliyor – ve bu bekleyiş, gerilim dolu.