Son dönemde eğitim kurumlarında yaşanan tartışmalı olaylar, herkesin dikkatini çekmeye devam ediyor. Özellikle köklü liselerde ortaya çıkan disiplin sorunları, velilerden öğrencilere geniş bir kesimi etkilemiş durumda. Bu bağlamda, kasım ayında başlayan bir soruşturmanın sonuçlanması, yeni soru işaretlerini beraberinde getirdi.

Olaylar, 24 Kasım 2025 tarihinde erkek pansiyonunda 9. sınıf öğrencisi 7 kişinin, 11. sınıf öğrencilerinden oluşan bir grup tarafından fiziksel saldırıya uğradığı iddialarıyla ortaya çıktı. Bu iddialar üzerine hemen sağlık kontrolleri yapılmış, veliler bilgilendirilmiş ve öğrencilerin eğitim öğretime devam etmesinde sakınca olmadığı tespit edilmiş. Okul yönetimi tarafından Öğrenci Davranışlarını Değerlendirme Kurulu devreye sokulmuş, rehberlik servisi ile birlikte önleyici görüşmeler ve destek çalışmaları başlatılmış.

Soruşturma süreci, il milli eğitim müfettişleri tarafından yürütülmüş, ardından Milli Eğitim Bakanlığı müfettişlerince derinleştirilmiş. Bu kapsamda okul müdürü ve müdür başyardımcısı açığa alınmış. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da darp iddialarıyla ilgili soruşturma başlatmış, 3 öğrenci şikayetçi olmuş. Olaylara karıştığı iddia edilen bazı öğrencilerin farklı illere gitmesi nedeniyle ilgili başsavcılıklara yazı yazılmış ve ek incelemeler yapılmış.

İdari soruşturmanın tamamlanmasıyla birlikte, Fatih İlçe Öğrenci Disiplin Kurulu toplanmış. Rehberlik, psikososyal destek ve disiplin süreçleri bir arada değerlendirilmiş. Öğrencilerin psikososyal durumları ön planda tutulmuş, mahremiyetin korunması, masumiyet karinesi ve eğitim hakkının kesintisizliği temel ilkeler olarak benimsenmiş.

Kurul kararıyla, sistematik şiddet olaylarına karıştığı tespit edilen toplam 20 öğrenciye disiplin cezası uygulanmış. Bunlardan 2 öğrenciye örgün eğitim dışına çıkarma cezası verilmiş, bu öğrenciler açık liseye yönlendirilecek. 11 öğrenciye okul değiştirme cezası uygulanmış, 7 öğrenciye ise okuldan kısa süreli uzaklaştırma hükmü getirilmiş. Cezalar, Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin 164. maddesi çerçevesinde, fiil-ceza dengesi ve ölçülülük ilkelerine göre eğitsel, onarıcı ve sağaltıcı yaklaşımla belirlenmiş.

Olayların arka planında, sosyal medyada yayılan ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran bazı iddialar yer alsa da, soruşturmada taciz yönünde somut delil bulunmadığı vurgulanmış. Bunun yerine, olayların anlık kavga değil, planlı ve süreklilik arz eden bir şiddet süreci olduğu ortaya çıkmış. Şiddet eylemleri iki gece boyunca farklı mekanlarda tekrarlanmış, üçüncü gün bazı 10. sınıf öğrencileri de sürece dahil olmuş.

Darp edilen öğrencilerin dijital cihazlarında yapılan incelemelerde, iddia edilen uygunsuz içeriklere rastlanmamış, öğrenciler incelemeye rıza göstermiş. Sosyal medyada dolaşan bazı paylaşımların doğrulanmadığı, bunların okul iklimini bozduğu ve gerilimi artırdığı belirtilmiş. Özellikle kız öğrenciler açısından güvensizlik algısını derinleştirdiği ifade edilmiş.

Bu süreçte bazı öğrenciler güvenlik gerekçesiyle okuldan ayrılmak zorunda kalmış, nakil edildikleri yerlerde damgalanma riskiyle karşılaşmışlar. Okulda rehberlik çalışmaları güvenli iklimin korunması için devam etmekte, pansiyon denetimleri ve önleyici uygulamalar güçlendirilmekte.

Savcılık soruşturması hala sürerken, idari tarafta alınan kararlar eğitim ortamının huzurunu sağlamaya yönelik tedbirleri öne çıkarıyor. Olayların organizasyon boyutu ve mağduriyet ağırlığı dikkate alınarak ağır cezalar verilmesi, benzer durumların önlenmesi açısından önemli bir adım olarak görülüyor.

İstiklal Caddesi'nde Üniversite Öğrencileri Ayakta: Geleceksizliğe İsyan!
İstiklal Caddesi'nde Üniversite Öğrencileri Ayakta: Geleceksizliğe İsyan!
İçeriği Görüntüle

Tüm bu gelişmeler, pansiyonlu okullarda rehberlik hizmetlerinin artırılması, denetimlerin gözden geçirilmesi gibi yeni düzenlemeleri gündeme getiriyor. Eğitim süreçlerinin sağlıklı yürütülmesi için alınan tedbirler kararlılıkla uygulanmaya devam ediliyor.

Sonuç olarak, kasım ayındaki olaylar sonrası tamamlanan süreç, sistematik şiddet eylemlerine sıfır tolerans yaklaşımını yansıtıyor. Okul yönetimi ve yetkililer, öğrencilerin psikososyal destekle korunmasını öncelikli tutuyor. Bu tür olayların tekrarlanmaması için atılan adımlar, önümüzdeki dönemde daha geniş tartışmalara yol açacak gibi görünüyor.